28 Temmuz 2016 Perşembe

Çok Gülmeyin,Örgü Örün!

Her kadın için çok zor şeyler bunlar.evet yaşadıklarımı yazıp,paylaşıyorum ama eminim çocuğu olan her kadın er ya da geç bir şekilde kendini ifade ediyor.Tabii hala hayattaysa!Bunların hepsine tek başıma mı göğüs gerdim zannediyorsunuz?Elbette hayır.Ben üstün güçleri olan biri değilim.Sıradan biriyim hatta benden daha üstün özellikleri olan belki de milyonlarca kişi var.Ama ne biliyor musunuz?Bu etrafınızdaki insanlarla alakalı.Öncelikle bir aile.Evet başımda bir baba yok.Ama babalar gibi bir hatun var ki sormayın.Bildiğin Şirin Ana:)))Valla eskiden arkadaşlarım ona öyle derlerdi."Amann Tütü Teyze ya,Zeynep bize gelsin nolcak.Bak valla yanına erkek sinek bile yaklaştırmıceezz.."He korudu korudu noldu?Kızı gitti bir at sinağğğına aşık oldu.İşte gönül bu,ne diyeyim?Annem tek başına,kimsenin lafına bakmadan kardeşimi ve beni,tek tek gecelerce boncuk dokuyarak,uykusuz kalıp yine de kardeşimin ve benim soframızı hazırlayıp ,çamaşırımızı, bulaşığımızı yıkayıp,bizimle ilgilenerek yetiştirdi.Ergenlik zamanlarımızda en büyük destekçimizdi.Her ne kadar evdeki kapıların menteşeleri yerlerinde olmasalar da sabretmeye çalışıyordu.Niye mi menteşeler yok?Çünkü annemi kızdırıp,odaya çekip giderdik annem de arkamızdan bizim kapattığımız kapıları teker teker bir HULK edasıyla tekmelerle açardı.Ayak mesafesi tabii ki alt kısıma geldiği için kapıların hep ağzı burnu yamuktur.Bi tuvalete girecen,kapı kapnmaz,arasına bir parça bez sıkıştırırsın.Ders çalışıcan kapı kapanmaz,arasına yine bez.Her odanın ayrı bezi vardı:)))Şimdi kendisi okursa bunu eminim"Benim yüzünden mi ulannn..."diyecektir.Ama valla bir kız ve bir erkek çocuğunun İstanbul gibi bir yerde kahrını çekti ya,helal olsun.Hala da çekiyor.Şehir farketmiyor.Analar hep çekiyor:)Boşanmış kadına neler derler neler yaparlar bilrim.Aynı şeyi annem ve babam da boşandığında anneme yapılandan gördüm.Oturduğumuz aprtmanda bir kaç daire hakkımızda dedikodu çıkartmıi ve inanmak isteyenler inanmışlardı.Babam arada siteye gelip annemi,beni ve kardeşimi etrafımıza kötülerdi.Ve yine insanlar sormak yerine,sorgusuz sualsiz yargılar ve inanırlardı.Bir ara bakkal bile bize hiçbir şey satmaz oldu.Herkes aşağıdaki dibimizdeki markete gider ama biz en uzaktakine giderdik bir ara.Annem evde boncuk yaparak para kazandığı için kimse onudışarıya çok çıktığını görmez ama para kazandığını bilirlerdi.Ama nasıl oluyordu bu?Hiç oturarak para kazanılır mıydı?Milletimiz hazırdı o etiketi yapıştırmaya.Çok ağır şeyler duyduğumuz da oldu.Anem bizi karşısına alıp dedi ki
"Bakın  bu durumu yaşamak anormal değil ama etrafımızda bizi kötü görmek,babanıza inanmak isteyen çok kişi var.Kimse sizle konuşmak veya oynamak istemeyebilir.Bana kötü şeyler söyleyebilirler.İnanmayın ve sesiizi çıkartmayın.Elbet alayacaklar."
Peki dedik ve gerçekten de öyle oldu.Hep yalnız kaldık.Bir kaç arkadaş ve komşumuz haricinde koskoca sitede bizle kimse konuşmuyordu.Biz önlerinden geçerken ,belliydi hakkımızda konuştukları...Arkadaşlarım benle görüşmeyi kestiler.Aralarına almadılar.Çook sonra evimize gelip tek tek özür dilediler.Evimize aldık,onları dineldik,özürlerini kabul ettik fakat bizden bu kadardı.Kötü günde yanımızda olmayanın iyi günümüzde yanımızda işi neydi?Ben bir annenin ve çocuklarının neler yaşadığını çok iyi bilirim.Ve aynısını seneler sonra benyaşadım ve annem aynı olgunlukla 
"Sen ne karar verirsen ver,ne istersen yap ben hep arkandayım.Sana desteğim.Kimseye aldırma.Sen kendin ve Kemal için varsın.Mutlu olmak için herşeyi yapacaksın ve biz sana destek olacağız."Ve gerçekten en büyük destekçim oldu anne ve sonra kardeşim.Kardeşim oğlumun gördüğü tek erkek model.Umarım son erkek olmaz:)))Dayı önemliymiş insan hayatında.Dayım yok ama Kemal'e bakınca dayısnı ne kadar sevdiğini,ona ne kadar önem verdiğini görüyorum.Dayısı yanına gelince hemen heyecanlaıyor,çığlık çığlığa hemen kucağına koşuyor.Aynı babanın eve gelip çocuğunun boyununa atlaması gibi.Seviniyorum.Çünkü ailem bana destek olmakla birlikte oğlumun mutlu bir ortamda büyümesini sağlıyor.Çok şanslıyım.İşte güçlü durmamın en büyük nedenlerinden ikisi onlardır.Hani şovale vardır ya.Resim kağıdını koyup resim yapmak için önce onu kurmanız gerekir ve 3 ayağı vardır.O destek ayaklar olmadan ayakta duramaz.İşte onlar da benim desteklerim.Kemal,Tütü ve Fırto:)İyi ki varlar.AMa tek desteğim onlar mıydı?Tabii ki hayır.Kötü arkadaşlar edinmemiştim hep.Benim çocukluk arkadaşlarım,üniversite arkadaşlarım vardı kardeş gibi.Saat kaç olursa olsun birbirimizi aradığımız.Birbirimize hiçbir şey için alınmadığımız.Alınsak ta bunun birkaç günü geçmeden gönül aldığımız.Mesela en eskiden başlarsam;apartmandaki 2 deli.Taa 5.sınıftan beri arkadaşız onlarla.Biz bir araya geldik mi 45 dairelik o apartman inler hatta "aaa çok gülme sesi geliyor,merak ettik.Biz de geldik."diyenler olurdu.Karnımız çatlayana,gülmekten tüm kaslarımız yoruluncaya dek gülerdik.Hatta annem bir gün bu gülmelerimize anlam verememiş tam iz ellerimiz karnımızda gülerlen elimize şiş ve yün vermişti örelim diye.Arkadaş hiç mi itiraz edilmez,hiç mi "neden verdin bunları bize?" diye sorulmaz.Biz de onu bekliyormuş gibi alır yapardık.Bizi susturmak için elimize örgü verirlerdi.Dİğer arkadaşlarım yapardı fakat ben tabii maymun iştahlı olunca,kazağı da,atkıyı da yarım bırakır anneme verirdim tamamlaması için.HEr dakika beraberdik.HErşeyimizi bilirdik,hala da öyle.Üniversiteye farklı yerlere gittik,yine de kopmadık.Şu anda her ikisinin de bloğu var.Kybele ve Afrodit S.Arada Kyele bana mesaj atardı.
"Zeynep bir şey soracağım sana müsait misin?"
"Sor canım."
"Şu hani Fransa'da uzun bir kule vardı.Neydi o?"
"Eyfel kulesi.Noldu ki?"
"heh evet o."
"eee?"
"İşte o sana girsin.":)))))))))))))))))
Gece boyu güler eğlenirsaçma sapan konulardan kendimize geyik çıkarırdık.Kimse neye güldüğümüze anlam veremezdi bazen.Sonra ne mi oldu?Evlendik.Herşeyimde  yanımdalardı. Nişan,kına,düğün,balayı(şaka şaka)...Herşey orjinaldi bizim kutlamalrımızda.Annemin yönlendirmesi ile herşeyi kendimiz yapardık.Nikah şekerlerinden tutun da kınada eş adayının maskelerine dek.Tabii maske.Aşk-ı Memnu'daki nihalin vardı da benim neyim eksikti ayol...Zaten bak biliyormuşum Nihal gibi olacağını sonumun:)))Her ne kadar evlendikten sonra İstanbul'a çok az gitsem ve onları çok az da görsem,onları hep özlüyordum.Hala çok özlerim.Hayalimiz bir gün aynı şehirde olabilmek.Kısmet...Benim bu zorlu durummumu duyunca biri ufak çocuğuyla diğeri de hamile haliyle yanıma geldiler ve harika bir gün geçirdik.Sanki o olayları hiç yaşamamış gibiydim.Uzun süreden sonra karın kaslarım çalıştı.Giderlerken çok üzülmüştüm ama biz hala o eskiden olan "Muhteşem 3lü"ydük.Şimdi grup çocuklarımızla 6lanacaktı.Ve sadece bununla da kalmadılar...hergün konuştuk.Bana gerçekçi düşüncelerle tavsiyelerde bulundular.Gece geç demediler,ağlayışlarımı dinlediler,serzenişlerimi...Çok şanslıyım onlar hayatımda oldukları için.Allah hiç bozması aramızı.Tabii ya hep mi kazık yiyecektim,biraz örgü öreyim sonra devam ederim kazık yemeye...
RESİM ALINTIDIR.

2 yorum:

Çocukla Kampa Gidilir (mi?) dedi ki...

canıımmmm... dostum benim.. allah ömür verdiğince her zaman yanındayım... afrodit adına da söyleyeyim yanındayız. koca hayatta bir ağaç gibi dik duramıyoruz bazen de desteğe ihtiyacımız oluyor... bu destek bazen ağlarken bazen de gülmekten yere düşmeyelim diye. seni çok seviyorum. zor günler gelir geçer... yerinde yeller bile eser. bizim yine buluşma zamanımız geldi bence. çok özledimmmm. bambammmm o çok başka bi çocuk.. insanın içi eriyo onun merhametli duruşundan.. tütüye de ki, sen hep boyun eğmez bir kadın oldun... herşey hemen en güzeliyle ve hep senin olsun....

Bambam Kemal ile Annesi dedi ki...

Iyi ki varsiniz Kybele'm ve Afrodit S'im.ikinizinde cok seviyorum.Analariniz sizi benim icin dogurmus:))))