24 Temmuz 2016 Pazar

Hayaller ve Gerçekler

Evin önüne yanaştı kamyon.Ve yerleştirmeye başladılar eşyaları.3-4 saatte de eşya yerleştirmesi bitti ve ustalar gitti.Sıra eşyaları tek tek yerleştirmedeydi.Öncelikli olarak yatak odası hazırlanmalıydı ki bitanecik oğluşum rahat uyuyabilsin.Zevkle hazırladım.Yorgun bile değildim.Hala heyecanlıydım.Annem mi?Annemi hiç sormayın.Tüm evlatları kanatlarının altındaydı herhalde ondan mutlusu yoktu.O gece herkes uzun süredir uyuyamadığı uykuyu uyudu.Hepimiz horul horul,huzurla uyuduk.Kemal bile gece sadece 1 kez uyandı.2.gün herşeyi artık yerleştirmiştik.Evimizin düzeni oturmaya başlamıştı.Herşey harikaydı.O gece kardeşimle gidip,parkta yürüyüş bile yaptık.Ben Mudanya'da bakkala bile gitmeyi özlemiştim.En yakın bakkal bile 5 km uzaklıktaydı çünkü.hep araba hep araba.Yürümek güzeldi."Ben iki dakika ekmak alayım geleyim"diyebilmek güzeldi.Ya da oğlumu akşam parka çıkarabilmek güzeldi.Arkadaşlarım bir yere çağırdığında hemen metroya atlayıp gidebilmek güzeldi.Huzurluydum.Oğlum ve ailem sağlıklıydı.Gece kararımızı uygulamıştık.Yine radikal bir karar almıştık.O kararımızı yaşıyorduk.Elbet zorlukları olacaktı ama o huzursuz ortamdan kurtulmuştuk.Babam evden gittiğinde de aynı duyguyu yaşamıştık.Huzur.Len bizim ailede de erkek çocuğu olmasa hiç erkek yok.Sadece küçük teyzemin eşi var.Çok severiz onu.Benim babam gibidir.Herşeyde yanımızda olmaya çalışmıştır.Ailenin tek erkeği olduğu için hepimiz saygı duyar,çok severiz.Allah onu ailesinin ve bizim başımızdan eksik etmesin.Herkese baba,kardeş ve enişte olmaya çalışmıştır.Oun işi bizim ailede hepimizden zor valla.İş aslında taaa dedeme dayanır.Dedem de biz küçükken bir hatun uğruna-başka ne için olacak ki-anneannemi öylece bırakıp gitmişti.anneannem yıllardır tek başına yaşar.Sonra babam.Büyük teyzem ardından boşanmıştı.En son da ben.(umarım sondur.)Ben arada bir birinin bize "allah kocalarınızdan çektirsin!" dediğini ve bizi lanetlediğine inanıyorum yoksa bu kadar tesadüf?Anneannemden başladı taaa bana dek uzandı.Allahtan çocuğum erkek ama belli olmaz Allah korusun.Biz evet bu aileler çok zor,çok üzücü şeyler yaşadı ama herkes bir araya geldi mi terkedip giden eşlerin taklitlerini yapar,eğleniriz.Annem kardeşimi doğururken babamın hacı yeşili Matrix paltosuyla hemşireleri baştan çıkartmaya çalışmasından tutun da dedemin laflarına dek.Öteki eniştemin pek taklidi yapılmazdı.Zira o ciddi bir insandı.Ve iyi bir babaydı hala da öyle.Severim ben o eniştemi.Belki teyzem bana kızıyor ama çocuktum ve severdim.Bana iyi davranırdı yani.Severdi beni.Hala beni arar,sorar "Kızım,nasılsın,iyi misin?" diye.Ama tabii karı-koca arasında olanları,kapalı kapılar ardında olanları kimse bilemez.Şimdi bu gruba benimki de eklendi.Nasıl mı taklidini yapıyoruz?Tabii ki sarhoşluğunu...Ya resmen erkek dümanı olan kadınlar vardır da kurbanlarının resimlerini duvara yapıştırırlar,işleri bitince de kırmızı rujla üzerine çarpı koyarlar ya aynı öyleyiz.Rahmetli deriz biz onlara bizim için öldüklerinden dolayı.Benim rahmetli,senin rahmetli...:))))Valla bakalım sıradaki rahmetliler kim?:)))Lanetli bir aileyiz vesselam:)Allahtan hepimizin bir erkek evladı var.Belki de Allah bunun için erkek evlat verdi bize.Erkeklerden yana ağzımız çok yanınca öğretmen bir aile olarak işe erkekleri iyi,merhametli ve kadınlara saygılı ve sevgili yetiştirmekten başladık,elimizden geldiğince.Zaman göstercekti emeklerimizi.Kemal çok küçüktü ve ortam değişikliği onu etkilememişti,buna sevinmiştim.Şimdi yetişip büyüyeceği ortam daha uzurlu ve güzeldi.O ayda bir gelip oğlunu görmek istiyordu.tabii ki çok küçük olduğundan birlikte burada popüler olan ailelerin gittiği bir restauranta gidiyorduk.1-2 saat orada vakit geçirdikten sonra eve dönüyorduk.Benimle daha düzgün konuşmaya başlamıştı.Kemal'e ne kadar ısınmış olmasa da tam olarak kucağına alıp sevmeye çalılıyırdu.Dolaştırmaya çalışıyordu ama maaşallah Kemal yaşıtlarına göre biraz iri bir çocuktu.Mama içtiği için biraz fazlaydı kilosu ama bana hiç ağır gelmemişti.Saatlerce tek kolumla taşıdığım da olmuştu.Ama o 15 dk yere arabaya koymadan taşıyamıyordu.İlginç.Hiç insana kendi yavrusu ağır gelir mi?Aklıma köylerdeki o haberlere konu olan 70-80 yaşındaki dedeler teyzeler geliyordu.Çocukları engelliydi ve onlarda 40-50 yaş civarındaydı.Ama o yaşlı nine ve dedeler hala yavrularını sırtlarında taşıyordu.O,daha 32 yaşındaydı,gençti,sağlıklıydı-bildiğimkadarıyla-.Ama 8 kiloluk bebek ona ağır geliyordu.Ne acı!Kendi yavrunu taşıyamamak,ağır gelmesi.Eminim ileride oğlunun sözleri daha ağır gelince geriye dönüp onu saatlerce taşımak isteyecektir ama geç olacak! Oğlu ile arasının iyi olması için her türlü desteği vermeye razıydım.o bebekti ve hiçbir günahı yoktu.Bizim hatalarımızın bedelini o ödememeli anne ya da babadan mahrum olmamalıydı.Gün belirlemeden istediği zaman Kemal'i görmesini söylesem de maalesef ayda 1 ancak görüyordu.O da benim mesaj atarak zorlamalrımla."Gelecek misin?Hazırlanalım mı?Bu hafta görecek misin?" ma o haftaların arası hep uzadı.azen 6-7 haftada bir görüyordu.Üzülürdüm.Çünkü Kemal babayı iyice unutmaya başlamıştı.Ama yapacak bir şey yoktu tabii.Zorla baba olamaz ya bir insan.İçinden gelmeli.Zaman hızla geçmeye başladı.Ben işe daha mutlu gidip gelmeye başladım.Kilo vermeye başladım.Kendime özgüvenim yeniden gelmeye başladı.Herşeye yeterliliğimi görüp seviniyordum.Ve anneme bıraktığım için çocuğu gözüm hiç arkada kalmıyordu.Biliyordum ki bende kat be kat daha iyi bakıyordu Kemal'e.Artık Kemal onun oğlu ben torunu gibi kalmıştım.Kemal de anneanneye bir bağlı ki sormayın.Ölüyorlar birbirleri için...Benşm de anneannemin bende ayrı yeri var sonuçta.Annemle babamı ayrı olduğu 4 yıl bana anneannem bakmıştı.Beni ne dövdüğünü ne sesini yükselttiğini bilirim.Hep pamukmuşum gibi yetiştirdi beni.Hiç kırmadı,hep gönlümü hoş etti.Yeri ayrıdır anneannemin.Hala hayatta.Ama yer olarak uzakta.Gidemiyorum,göremiyorum.Vicdan azabım var.Ama hala hayattayken gidip,görmeli.Gönlünü hoş etmeli.O konuda eksiklerim var.Çok kişinin gönlünü kırdığımın farkındayım bu konuda.Ama hayat bazen izin vermiyor basit yolculuklara bile.Zaman,para ikilisi her zaman birlikte olmuyor.Biri gelince diğeri kalkıp gidiyor.Zaman deyince,zaman hızla akıp gitmeye başladı ve ben farkettim ki Kemal'in babannesi,dedesi,halası veya amcası onu hiç arayıp sormuyor,bir ihtiyacı var mı ya da sağlığı iyi mi hiç merak etmiyorlar.Bekledim.Aramadım "neden aramıyorsunuz?" diye.Belki dedim onların da zamanı yoktur,belki dedim utançlarından arayamıyorlardır.Hani farkettilerse oğullarının yaptığı şeyleri.Haksızlıklarının farkına varmışlardır diye bekledim.Sonuç?Sene oldu 2016 temmuz.Ben hala bekliyorum:)Şaka şaka beklemekten vazgeçtim.Aramıyorlar,aramayacaklar da biliyorum.Babası bile aramıyordu ki onlar arasın.Hayat güzeldi.Bu arada ben boşanma davasını açmıştım.Bir tanıdık vasıtası ile güvenilir bir avukat bulmuş,onunla anlaşmıştım.Tek korkum ücrette anlaşamamaktı.Ama insaflı bir avukattı ve çok uygun bir ücret karşılığı yapmıştı bu işi.Vekaletimi verdiğim an çilemin başladığı anmış ta haberim yokmuş.Herşeyi en ince detayına kadar çekinmeden avukata alattım.Avukatın bile ağzı açık kalmıştı.
"Yani Zeynep Hanım sizi çok iyi tanımıyorum ama insanların auraları vardır ya hani oradan aldığım enerjiyle siz nasıl evlendiniz bu adamla"
"Bilmem,gönül bu işte benim ki daha Bismillah dedim boka kondu ilkinde."
Her olayda avukatın gözleri daha da açılıyor yüz ifadesi sürekli değişiyordu.Sözlerimi bitirdiğimde
Tamam Zeynep Hanım,ben davayı açacağım ve dilekçe yazıp göndereceğiz.Bu dilekçemize cevap yazacaklar biz de cevaba cevap yazacağız."
"ee bu ne kadar sürecek?Sonra cevaba cevabın cevabı yazmayacağız sanırım?"
"Yok hayır.İşler maalesef böyle ilerliyor.Sabırsız olmayın ama en az 1 sene sürer diye düşünün.Ve birşey daha.Güçlü durun.Siz ne kadar güçlü olursanız ben sizi o kadar güçlü savunabilirim."
"Sorun yok o konuda.Benim ikinci adımThomas!"
"efendim?"
"Yok sorun yok yani."
1 sene mi?iyi bir zaman.Nedir ki göz açıp kapayıncaya dek geçer.cevap-cevaba cevap.Ok sen bunları al bunları bana ver.Hooop karar verildi,boşanmalarına Kemal'in velayetinin annesine verilmesine...,ve diğer edinimlerin paylaşmasına...İyi ya bu süreç.Rahatım da.Huzurluyum da.Güzel bir boşanma olacak,çekişmeli de olsa.Düşüncem bu yöndeydi ama Hayaller ve Gerçekler diye de bir şey vardı!...
RESİM ALINTIDIR!

Hiç yorum yok: