"Zeynep,herkesten beklerdim de senden beklemezdim.Kızım ağzın yanmış bi kere..."
"Yaw hepsi kötü değil be yaa bunların.elbet iyi birini buluruz.O yüzden bi parça yemedim.Hepsini yedim ki aralarından ben seçeyim:))))"
Ne gülmüştük.Tabii eski arkadaşlarla konuşurken,daha önceden çalıştığım kurumda odalarımız ayrı olduğundan pek sık görüşemediğim fakat muhabbet etmeyi çok sevdiğim bir arkadaşla konuşuyorduk.Muhabbet etmeyi severdim çünkü halkın diliyle "Dan Dan"ya da " Pat Küt" ya da "Patavatsız" ama bana göre doğruyu bir anda söyleyen bir kadındı.Daldık sohbete.Ay senin çocuğun oldu dimi,ben yeni iş yeri açtım,nerde,ne zaman,bir gün görüşelim,eşin nasıl,ayrıldık,aa ne zaman ...filan derken beni mutlaka ara,benim kartım diye geceyi tamamladık.Bir süre sonra tebriklerimizi sunup evlere gittik.Tabii ki paraya ihtiyacım vardı.Boş günlerim de vardı.Ne yapsam diye düşünürken aklıma o arkadaşım geldi ve aradım,
"Canım merhaba,müsaitsen bugün görüşmeye geleyim mi?"
"Aaa canım,bebeeeem gel tabii.Bekliyorum."
Aslında araya mesafe girmişti ister istemez.Aynı okuldasın ama farklı zümreler.Ben ortaokul o ilkokul ingilizce öğretmeni.Çok çalıştığımız için birbirimizi göremezdik.e oradan ayrılınca 1-2 sene de öyle geçmişti ama yeni açtığı iş yerine gidince beni öyle bir sıcaklıkla karşıladı ki sanki hep çok iyi dostmuşuz,hergün görüşüyormuuz gibi.Gittim konuştum.Beni orada kimler varsa,öğretmen,çalışan,veli,öğrenci tanıştırdı ve bana bir kaç tane sınıf verdi.İş şartları gayet iyiydi,diğer dil okullarından daha iyi.İyi olmasa ne olurdu?Bu sıcaklık yeterdi.Çünkü artık bu soğukluktan,milletin üstüne basıp bir üst kademeye geçmek istemesinden,yüzüne gülüp arkandan konuşmasından bıkmıştım.Hemen hemen hergün derslerine giriyordum ve çok mutluydum.Dersim bitince de hemen gitmiyordum.Kapı önü sohbeti yapıyorduk.Arkadaşım,eşi,bir başka öğretmen ya da veli ya da öğrenci...Çok eğleniyordum.Hala da öyle.Her işimde yardımcı oldular.Bana artık kapılarını açmayacaklar,kepenkleri çekecekler beni gördüklerinde dediğim anda bile bana hayatlarına hareket getirdiğim için teşekkür ettiler.Sürekli bir action:)Çevresi geniş olunca,bir derdimi açtığımda"Tamam dur bakalım bir şuna sorarız."ya da " E tamam işte oranın müdürü benim öğrencim." gibi şeyler söyleyip çözüm arıyor ve buluyordu.Ben ne zaman "Eyvah ya!Of ya "desem mutlaka bana "Oh be!" dedirten çözümlerle geldi.İşte bu insan benim bir anda kahramanım oldu.Eşiyle birlikte ellerinden geldiğince bana yardımcı olmaya çalıştılar,hala da çalışıyorlar.Maddi olarak bana iş imkanı sağladılar ve manevi açıdan desteklerini söylemiyorum bile...Sadece ben değil.Onlar insan sever bir aile.İlahi adalete çok inanırlar ve hiçbir şeyin tesadüf olmadığını,herşeyin bir nedeni olduğuna inanırlar.(Ya bildiğin bu cümleyi yazarken zorladım ya.Hiç birşeyin nedeni olmadığı mı yoksa herşeyin bir tesadüf mü.Herşey mi hiçbir şey mi?En iyisi herkesin hayatına kimse karışamaz yazmaktı da sonradan toparladım.Bildiğin öğrendiğim tüm yazım kuralları bilgilerini masaya yatırdım ya.:))) Ben onlara teşekkür ettikçe onlar bana teşekkür ediyorlardı.Eğer yolunuz düşerse bu iyi insanlarla tanışmanızı tavsiye ederim.Yabancı dil ve sınavlar konusunda kesin çözüm odaklı eğitimler alırsınız yanında da harika dostlar kazanırsınız ben diyeyim.Gidin o güzel bahçelerinde güzel bir çay için,ve kardeşinin yaptığı tosttan mutlaka yiyin.Anlatamayacağım,tanışmanız lazım...Ama bu KAHRAMAN aileyi tanımaznız gerek o kadar söyleyeyim...Bir süre sonra onlarda yine dersim var,eminim ki "acaba Zeynep yine ne action yaşadı,bize de anlat kız..."diye bekliyorlardır:))Arkadaş bende de gün geçmiyor ki yeni bir action olmasın...Hep ekşın hep ekşın...
RESİM ALINTIDIR.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder